18 Mart 2016 Cuma

Yutma Fobisi ve Panikatak Bölüm:2

Herkese merhaba ve tekrar belirtmem gerekiyor ki bunları yazmam benim için çok zor. Şu an yutma fobimle birlikte geçirdiğim 5.ay. Tabiki her şey daha iyiye gidiyor. Bunda zamanın büyük bir payı var. İkinci bölümdeyim ve yutma fobimin başlangıcından  bahsedeceğim.

Okulun yeni açıldığı ekim ayının başıydı. Bu süreçte anne ve babamın boşanma kararları evde ettikleri kavgalar ben her ne kadar üzülmüyorum ve umrumda değiller desem de bilmeden beni çok etkiliyormuş. 
O akşam her şey biraz daha iyi olsun diye babam bizi yemeğe çıkardı. ben bu sıralarda yeni bir vejetaryendim ve pizzacıya gittik. Onlar benim vejetaryen olma kararımı desteklemediklerinden normal bir pizza aldık ve etleri hariç pizzayı yemeye başladım. Gayet mutluydum aslında ama o sürede sanırım gereğinden fazla düşündüm ve bu düşünce sırasında pizzayı çiğnememişim ama refleks olarak yutma olayı gerçekleştiğinde pizza boğazıma takıldı. Ve panik atak. O an her şey durdu. Nefes alamıyordum, boğazımda bir pizza yudumu vardı ve onu yutamıyordum. Ayrıca ateş basmıştı ve gerçekten nefes alma yollarım tıkalıydı. Benim için hayatımın en berbat ve en fazla 5 saniye süren bu olayı, o telaşla yapacağım bir şey olmadığından kola içerek  ve o pizzayı yutmaya çalışarak atlattım. Ama atlattım dediğime bakmayın, asıl süreç daha sonra başladı. Yerimde duramıyordum. Onu yutup yutmadığımdan emin değildim ve gidip su aldım, konuşuyordum ama sanki o yudum hala boğazımdanydı. Bütün her yeri talan ettim sanırım ve çalışanları bile telaşa soktum. Dışarıdaydım ama hala nefes alamıyordum. İyi olamıyordum. Her yerim titriyordu ayakta duramıyordum. Annem beni hastaneye götürmeyi önerdi. İlkte kabul etmedim ama duramıyordum acilen gitmeliyiz dedim. Sanırım ölüme ilk kez bu kadar yaklaşmıştım. Kendimi tamamen bıraktım sanki öleceğimi biliyordum. Acile gittik ve nefes alamıyorum diye bağırdım parmağımdan nefes alış verişlerime baktılar. Hemşire nefes alıyor dedi. Hayır nefes alamıyordum. Biliyor musunuz, bu gerçekten berbat bir şey. Ben ölüyorum diyorum ama onlar ölmüyorsun, senin hiçbir şeyin yok diyorlar.
Daha sonra kalp atışlarıma baktılar çünkü kalbim yerinden çıkacak gibi arıyordu kalp krizi geçireceğimi sanıyordum ama kalp atışlarım da normaldi.
Kalçamdan sakinleştirici iğne yaptılar. Koluma serum bağladılar. Daha sonra meyve suyuna sakinleştiri koyup içirdiler. Hiçbiri sakinleştirmedi. Aynı zamanda sürekli ağzım kuruyordu sanırım iki şişe ya da üç şişe su içtim. Ayrıca o serumla en az 10 kez tuvalete gittim. Serum kan içinde kalmıştı. Normalde beni korkutan iğneler, serum, kan hiçbiri korkutucu değildi. Ölmekten daha korkunç değillerdi. 
Arkadaşlarımı düşündüm. Tanıdıklarımı. Hayallerimi, geleceğimi. Kendimi berbat hissettim. 
Orada 3 saat kadar kaldıktan sonra eve döndük, hala iyi değildim. Olayın ardından 5 ay geçti ve hepsini çok iyi hatırlamıyorum ama o zaman bunu asla yazamazdım. Panikatak krizi geçirmekten bir hal olmuştum. Üşümeyi bile titreme sanıp panikatağa yoruyordum.
Hayatımda bundan daha kötü bir şey yaşayacağımı sanmıyorum.
Ve yutma fobim bu olayla başlamış oldu.


Eğer sen, buna benzer bir şey geçirdiysen, korkma yayındayım. Yeneceksin. Sadece korkma. Ne kadar korktuğunu bilsem de lütfen dayan. Ölme.

Kendinize iyi bakın. Hoşça kalın. 

22 Şubat 2016 Pazartesi

Neden

Kendini nasıl hissediyorsun bugün?
+iyiyim, 3 gündür uyuyamıyorum, doktora gittim, psikolojikmiş.

Ağlayan biri, ağlayan ötekileri.
-nolmuş?
-nolmuş?
-ölmüş mü?
-kim?
-neden ağlıyorsunuz?

İçeride aynı manzara. Dayanamıyorum, okul dışına çıkıyorum. Hüznüm bedenimi parçalayacak, dışarı çıkacak gibi oluyor. Kusmaya zorluyorum kendimi. Olamaz, olamaz ki. Daha dün konuştuk.

-neden?
-ne olmuş?
-neden?

Gözlerimden yaşlar akıyor. Durduramıyorum. Acaba nasıl hissetti? Durduramadı mı? Katlanamadı mı?
+iyi değilim, kendimi öldüreceğim.
+iyi değilim.

Bacağıma yatıyor ağlarken. Yapılacak ne var ki? Kendisini çok çaresiz hissediyor, dayanmasını söylüyorum. Yapılacak ne var ki?

-ne olmuş?
-tecavüz mü?
- ne alakası var canım neden olsun?
-"İman eksikliği"

Şikayet edeceğim sizi. Hepinizi. Tek tek kameraya alacağım. Meşrulaştıramayacaksınız.

Ağlıyorum, yazıyorum. Dayanılmaz mıydı? Nerede, nasıl?
Neden?

-neden?
-gitmiş.
-gidiyor.

Kim gidiyor? O alçak mı? Kaçsın tabi, kaçsın. Biz bilmiyor muyuz sorumlusunu. Giden o mu sanıyorsun? Giden benim arkadaşım. Giden. Giden benim arkadaşım.
O alçak mı? Katil o! Katil!

-nolmuş?
-neden ağlıyorlar?

Yeter, kapatın çenenizi! Daha fazla konuşmayın hakkında ileri geri. Daha da acıtmayın canımı. Daha da deşmeyin yaramı.

-nasıl yapmış?
-tabancayla.
Tabanca
-kafasından mı?
-evet.
Evet

Canı çok yanmış mıdır? Hangisi daha çok acıtmıştır canını? O adamın elleri mi bedenindeki, yoksa o silah mı kafasındaki

-hayır, neden?
-ölmüş.
-nasıl?
-intihar.

Bırakın, rahat bırakın beni. Ben de gideceğim arkadaşımın yanına. Rahat bırakın. Gideceğim diyorum. Duyuyor musunuz? Susun artık, susun!

-gerçekten mi?
-matematik hocası mı?
-ne?

Anlamıyorlar. Canım yanıyor. Çekilin. Kan kusuyorum. Acı kan. Acı. Acı kusuyorum. Suratlarına, o adamın suratına. Tüm organlarım acıyor. Rahat bırakın beni!

-tecavüz mü?
-neden?
-o kıvırcık saçlı kız mı?

Ne ruhum dayanıyor, ne kulaklarım bu sözlere. Dışarı çıkıyorum. Arkadaşımı da götüreceğim. Evinden alıyorum onu, kanlar içinde. 
Asla ölmeyeceğimiz yerlere gidiyoruz.

-Neden?

20 Şubat 2016 Cumartesi

Yutma Fobisi ve Panikatak \bölüm1

Merhaba, öncelikle bu konu hakkında yazmaya karar vermek benim için kolay bir karar değildi. Hayatımın en zor 4 ayını geçirdim ve bundan daha berbat bir şey yaşacağımı sanmıyorum. Bunun hakkında yazmamın öncelikli nedenine gelirsek, eğer başka birisi daha benim yaşadığım bu olayı yaşarsa kendisini yalnız hissetmesin diyedir. Çünkü emin olun bu durumu yaşadığımda, yemek yemeyi reddettiğimde bütün dünyada tek başımaymışım, sadece yemek yiyemeyen/yemekten korkan benmişim gibiydi. 

Sanırım yavaş yavaş yazacağım ve bir kaç bölümden oluşacak. Öncelikle bunun nasıl başladığını anlatmalıyım ama emin olun o kadar düşündüm ve hala aklıma yatan bir neden bulamadım. Umarım yazarken çok kötü hissetmem.

İlk olarak şunu hatırlıyorum ve etkisi olduğunu düşünüyorum;
Diş teli takacaktım ancak damaklı olanlardan. Doktora gittim ve deneme amaçlı teli bana taktı. Ama tükürüğümü yutamıyordum(berbat bir şey) ağzım kupkuru olmuştu ve o şey ağzımdaydı. Ne yapacağımı bilemedim. Resmen kilitlendim ve ağlamaya başladım. Sonra ağzımdan çıkardım ama çok korkunç bir deneyimdi. Bunun yutma fobim üzerinde etkisi olduğunu çok sonradan düşündüm.

İkinci olarak;
Ben daha vejetaryen olmadan önce ailecek mangal yaptık ve balık da.
Balık yerken birden boğazıma bir şey kaçmış gibi oldu. Sanki sinek vardı. Aşırı derecede korktum. Ve ekmek yedim, ekmek yedim ama uzun süre geçmedi. Sanki ölecektim. Evet gerçekten öleceğimi hissettim. 
Sonra geçtiğinde bir neden bulamayıp sinek kaçma ihtimalini düşünmeye devam ettim. Ancak sanırım kılçık boğazıma batmıştı.
Bunun da etkisini çok uzun süre sonra aklıma getirdim.

Üçüncü ve son olarak: 
"boğazıma besin takılmaları"

Tam 3 kez ve yutma fobim başladığı andan itibaren de yaşadığım takılma hissi. Sanırım buna panik atak deniyor. Boğazına bir şey takılması.

İlk takılmada ne yediğimi hatırlamıyorum ama ikincisinde yediğim şey çubuk krakerdi ve yoldaydık, arabada. Yutmaya çalışırken birden boğazıma takıldı ve yutkunuyordum ama gitmiyordu. O anı tarif etmek gerekirse sanki birden bir ateş basması, feci bir korku, boğulacağım, nefes alamayacağım ve öleceğim hissi. Ve su içerek yuttum. Korkun biraz geçtiğinde anneme söyledim, daha önce de olmuştu ve aynı şiddetteydi ama önemsemedim. Yalnız o gün ilk kez google'da "yutma fobisi"ni arattım.

Bunların hepsinin birbiriyle bağlantılı olduğunu kendim çözdüm. Ve çok sonra anladım. Ama hala net bir sonucum yok bu konuyla ilgili.

Sonuncu takılmayı ve ardından geçirdiğim panik atak nöbetini ve fobinin başlangıcını daha sonraki bölümde yayımlayacağım.
Umarım bu konuda fayda sağlayacağım kişiler olacaktır.

Güzel kalın!